Günümüzde ifade özgürlüğü ile kamu görevlilerine karşı hakaret suçları arasında denge kurulması, ceza hukukunun en tartışmalı alanlarından biridir. Özellikle sosyal medya çağında, Cumhurbaşkanına hakaret suçu (TCK m.299) hem cezai hem de siyasi yönleriyle sıkça gündeme gelmektedir. Bu yazımızda, söz konusu suçun yasal dayanaklarını, unsurlarını ve savunmada dikkat edilmesi gereken noktaları ele alacağız.

📌 TCK m.299: Cumhurbaşkanına Hakaret Suçu Nedir?

Türk Ceza Kanunu m.299/1’e göre:

“Cumhurbaşkanına alenen hakaret eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

Ayrıca suçun

– Alenen işlenmesi hâlinde ceza artırılır. 

– Sesli, yazılı veya görüntülü iletiyle yapılması da suç kapsamındadır.

Bu madde, Cumhurbaşkanının şahsında devleti ve anayasal düzeni korumayı amaçlar.

⚖ Suçun Unsurları

Bir eylemin TCK 299 kapsamında suç sayılabilmesi için şu unsurların bulunması gerekir:

1. Cumhurbaşkanına yönelik olması (görev süresi içinde olması şarttır)

2. Aleniyet taşıması (örneğin sosyal medyada paylaşım gibi) 

3. Küçültücü, aşağılayıcı, onur kırıcı ifadeler içermesi 

4. Kast: Failin bilerek ve isteyerek hareket etmiş olması gerekir.

🧷 Yargı Uygulamaları ve AİHM Kararları

Yargıtay, eleştiri ve hakaret arasındaki çizgiye özellikle dikkat çeker. Siyasi eleştiriler ile kişilik haklarına saldırı niteliğindeki ifadeler ayrıştırılmalıdır.

AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) de birçok kararında, siyasetçilerin ifade özgürlüğüne daha geniş hoşgörü göstermesi gerektiğini vurgulamıştır. Aksi halde m.299’un ifade özgürlüğünü sınırladığı gerekçesiyle eleştirildiği davalar olmuştur.

🛡 Savunma Stratejileri

Bu suçla ilgili yargılamalarda savunmada dikkate alınması gereken başlıca hususlar şunlardır:

– İfade eleştiri sınırları içindeyse, hakaret sayılmaz. 

– Sözlerin hedefi Cumhurbaşkanı değilse (örneğin genel siyasi sistem ya da hükümet), m.299 uygulanmamalıdır. 

– Kasıt aranmalı: Kişi gerçekten Cumhurbaşkanına hakaret etmek amacıyla mı hareket etti? 

– Aleniyet unsuru yoksa, suç oluşmayabilir. 

– İfade özgürlüğü vurgulanmalı: Özellikle siyasi söylem çerçevesindeki ifadeler AİHM kararlarına dayandırılarak savunulabilir.

📄 Anayasa Mahkemesi ve TartışmalarTCK m.299’un ifade özgürlüğünü kısıtladığı gerekçesiyle iptali yönünde başvurular olmuş, ancak Anayasa Mahkemesi bu maddenin Anayasa’ya aykırı olmadığına hükmetmiştir.

Buna rağmen uygulamada orantılılık ilkesi ve bireysel özgürlükler çerçevesinde değerlendirme yapılmalıdır.

🔚 Sonuç

Cumhurbaşkanına hakaret suçu, hem hukuki hem de toplumsal yönü olan, dikkatle ele alınması gereken bir suç tipidir. Her olayın özgünlüğü, failin niyeti, ifadenin bağlamı ve kullanılan dil, yargılamanın seyrini belirler. Bu nedenle savunma hazırlanırken sadece TCK 299 değil, ifade özgürlüğü, demokratik toplum gerekleri ve AİHM içtihatları da dikkate alınmalıdır.

Sorularınız ve hukuki danışmanlık talepleriniz için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Yazan Av. Koray GÖKOĞLU (Ostim Avukat)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir